Bu makalede, Müderris'in büyüleyici dünyasına dalıp onun birçok yönünü ve anlamını keşfedeceğiz. _Var1 tarih boyunca ilgi ve tartışma konusu olmuş, çeşitli disiplinlerdeki uzmanların merakını ve çalışmalarını uyandırmıştır. Müderris, çağdaş toplum üzerindeki etkisinden atalarının kökenlerine kadar tartışılmaz bir öneme sahip bir konu haline geldi. Ayrıntılı bir analiz yoluyla, Müderris etrafında var olan farklı bakış açılarını analiz ederek, onun gerçek anlamına ve günümüz dünyasındaki etkisine ışık tutmaya çalışacağız.
Müderris, Osmanlı Devleti ve Selçuklular'da devlet ve toplum yapısında günümüz üniversite öğretim üyesine karşılık olarak kullanılan bir kavramdır. Medreselerde eğitim veren öğretim üyeliğinin bugünkü tam karşılığı profesörlük ünvanıdır.
Arapçada “ders” masdarından gelen müderris kelimesi, ders veren öğretmen ve ders vermeye yetkili ilim sâhibi kimse mânâsındadır. Târihte, devrin mektep ve medreselerinde eğitim ve öğrenimini tamamlayıp, icâzet (diploma) aldıktan sonra, medreselerde ve câmilerde din ve fen ilimlerini ders vererek öğretenlere müderris adı verilmiş, makâmlarına da müderrislik denilmiştir. Müderris tâbiri daha ziyâde onuncu asırdan sonra yaygınlaşmıştır.
Ali Kuşçu, Molla Gürani ve Akşemseddin Osmanlı'da müderris olarak görev yapmış bulunmakta olan önemli kişilerdir.
16. yüzyıla kadar medreseler arasında en yüksek konum Ayasofya Medresesi'nde idi. 60 akçe ücretli müderrisler burada görev yapıyordu. Bunlara altmışlı deniyordu. Sahn-ı Semân medreselerinde 50 akçe ücretli müderrisler çalışıyordu. XVI. yüzyılda Süleymaniye medreseleriyle bu tasnif değişip genişledi. 16. yüzyılında Süleymaniye'nin inşası sırasıyla şu hiyerarşik düzeni oluşturdu: Dar'ulhadis-i Süleymaniye, Süleymaniye, Hamis-i Süleymaniye, Musile-i Süleymaniye, Hareket-i Altmıslı, İbtida-i Altmışlı, Sahn-ı Seman, Musile-i Sahn, Hareket-i Dahil, Ibtida-i Dahil, Hareket-i Haric, Ibtida-i Haric.
Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili bu madde taslak seviyesindedir. Madde içeriğini genişleterek Vikipedi'ye katkı sağlayabilirsiniz. |