Bugün sizlere son yıllarda büyük ilgi gören bir konu olan Ümmü Gülsüm bint Muhammed'den bahsetmek istiyorum. Ümmü Gülsüm bint Muhammed günümüz toplumunda önem kazanan, farklı alanlarda tartışmalara ve yansımalara yol açan bir fikirdir. Ortaya çıkışından bu yana, Ümmü Gülsüm bint Muhammed uzmanların ve sıradan insanların dikkatini çekerek konuyla ilgili sayısız fikir ve görüş üretti. Bu makale boyunca, Ümmü Gülsüm bint Muhammed'e farklı bakış açılarını keşfederek onun günlük hayatımızın çeşitli yönleri üzerindeki etkisini analiz edeceğiz. Şüphesiz Ümmü Gülsüm bint Muhammed kimseyi kayıtsız bırakmayacak bir kavram ve etrafında dönen tartışmalara katılabilmek için bunun sonuçlarını anlamak önemli.
Makale serilerinden |
Ümmü Külsûm binti Muhammed (Ar. أُمُّ كُلْثُومْ بِنْتِ النَّبِيِّ مُحَمَّدٌ (ummu kulsûm)), d.605-610, ö. 630, Medine), Ümmü Gülsüm veya Ümmü Külsüm olarak bilinir, İslâm peygamberi Muhammed bin Abdullah ile Hatice bint Hüveylid'in üçüncü kızıdır. Asıl ismi Ümeyye veya Âmine'dir. İlk olarak Peygamber'in amcası Ebu Leheb'in oğlu Uteybe ile evlenmiş, fakat İslâm'dan sonra Ebu Leheb'in baskısıyla kocası ondan boşanmıştır. Üçüncü halife olacak Osman bin Affan'ın ilk hanımı iken vefat eden ablası Rukayye'den bir sene sonra Hicret'in üçüncü yılında (625) Osman'la evlenmiştir. Bu evliliğin; Osman'ın peygamberle akrabalık bağının kopmasına çok üzülmesinden ötürü Allah tarafından vahiyle nikâhlama yoluyla gerçekleştiği nakledilmiştir. Hiç çocuğu olmadığı halde niçin Ümmü Külsûm diye anıldığı belirsizdir. Hicret'in dokuzuncu yılında (630) öldü.